Avcı: 'İlk Başkan Rizeli Olacak'

Avcı: 'İlk Başkan Rizeli Olacak'

AK Parti Rize İl Başkanı Muhammed Avcı, ‘İlk Başkan Rizeli olacak’ sloganı için 16 Nisan’da yapılacak referandumun bir fırsat olduğunu söyledi.

AK Parti Rize İl Başkanı Muhammed Avcı, 7 Haziran ve 1 Kasım 2015 seçimlerinde kullandıkları  ‘İlk Başkan Rizeli olacak’ sloganı için 16 Nisan’da yapılacak referandumun bir  fırsat olduğunu ve Ak Parti Rize Teşkilatları olarak  bu  sözlerini yerine getirmek için hummalı  bir şekilde çalışacaklarını ifade etti.

AK Parti Rize İl Başkanlığının düzenlemiş olduğu 87. İl Danışma Meclisi Toplantısı teşkilat mensuplarının yoğun katılımlarıyla gerçekleştirildi. İsmail Kahraman Kültür Merkezinde gerçekleştirilen toplantıya; AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli, İl Başkanı Muhammed Avcı, AK Parti Rize Milletvekili Osman Aşkın Bak, İl Genel Meclis Başkanı Mehmet Kazancı, ilçe başkanları, kadın kolu başkanları,  gençlik kolu başkanları, köy ve mahalle başkanları ile çok sayıda teşkilat mensubu katıldı.

“Çok tarihi bir sürecin eşiğindeyiz.”

Teşkilat içi çalışmalarının değerlendirildiği il danışma meclisi toplantısının açılış konuşmasını İl Başkanı Muhammed Avcı yaptı. İl Başkanı Avcı, konuşmasında tarihi bir sürecin eşiğinde olduklarını vurgulayarak, “Cumhuriyet tarihinin en önemli seçimlerinden birini önümüzdeki 2 ay içinde gerçekleştirmiş olacağız. Biz Rize teşkilatı olarak seçim koordinasyon merkezimizi oluşturmuş bulunuyoruz ve seçim koordinasyon merkezimiz şu anda bir planlamayla ilgili çalışmalarını yapmaya başladı. Yapacağımız toplantılarla birlikte referandumda yapacağımız çalışmaların takvimini bütün teşkilatımıza ulaştıracağız. Türkiye’nin en başarılı ve en disiplinli teşkilatı olmanın onurunu bir kere daha bu seçimle birlikte yaşamış olacağız.” dedi.



“Hayır oyu kullanacak arkadaşlara kimlerin değirmenine su taşıdıklarını hatırlatmak bizim görevimizdir”

İl Başkanı Avcı, hayırcı bloğa dikkat çekerek, “Son dönemlerde cumhurbaşkanımızın başbakanımızın hatta Milliyetçi Hareket Partisi genel başkanının da dile getirdiği bir husus var. Bunu bütün teşkilat mensuplarımızın iyi anlamasını istiyorum. Karşımızda bir hayır bloğu var. Bu bloğu izah etmeye çalıştığımız zaman özellikle ana muhalefet partisinden sert tepkiler görüyoruz. Ama ne yazık ki iki, iki  daha dört ediyor.  Biz bu bloğu buradan anlatmak ve izah etmek durumunda kalacağız. Karşımızda ki blok içinde kimler var; ana muhalefet partisi bu işin başını çekiyor. Peki, hayır diyenler arasında başka kimler var. Fetö var.  pkk var. hdp var. Peki bu kadar açık ve rasyonel durum tespitinden niye gocunuyorsunuz. O zaman kendinizi bundan siz ayıklayın. Hayır bloğunun içinde yer alanlara veya hayır oyu kullanacak olanlara vatan haini terörist diyemeyiz. Ama hayır oyu kullanacak arkadaşlara kimlerin değirmenine su taşıdıklarını hatırlatmak bizim görevimizdir. Onun için bütün teşkilatlarımızla birlikte hayırcıların hangi değirmene su taşıdığını 2 ay boyunca izah etmek için elimizden gelen bütün gayreti ortaya koyacağımızın bir kere daha altını çizmek istiyorum.” İfadelerini  kullandı.

“Milletten korkuyorlar”

Avcı, hayırcıların milletten korktuklarını belirterek, “Önümüze gelen tasarının esasında tek bir özü vardır o da şudur; yetkinin tam anlamıyla millete devredilmesi meseledir.  Peki karşımızdaki blok neyden korkuyo? Zaten korktukları şey millettir. Milletin kararlarının sağlıklı olmadığını düşünüyorlar. Milletin karar verme yetkisine haiz olmadığını düşünüyorlar. Korktukları şey bu ama biz her zaman olduğu gibi milletin vereceği  evet karanına da hayır kararına da saygılı olarak bu yola çıktığımızı bir kere daha ifade ediyoruz. Ve bu millet mümeyyizdir. Verdiği bütün kararları da düşünerek verir, bu iradeye de sahiptir diyoruz ve millete güvendiğimizin bir kere daha altını çiziyoruz.” dedi

“İlk Başkanı Rizeli yapmak için elimizden gelen bütün gayreti ortaya koyacağız”

7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerinde ki seçim sloganlarını hatırlatan Avcı, “7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerinde yaptığımız seçim kampanyasında iki sloganımız vardı. Bir tanesi “Haydi Rize başkanına sahip çık “  demiştik. İkincisi de “ilk başkan Rizeli olacak” demiştik. Şimdi önümüze böyle bir fırsat geldi. Bize düşen vazife “ilk başkan Rizeli olacak” sözümüzü yerine getirmek olacaktır. Onun için hep birlikte hummalı bir çalışmayla iki ay boyunca ilk başkanı Rizeli yapmak için elimizden gelen bütün gayreti ortaya koyacağımızın sözünü buradan sizler adına veriyorum.” diye konuştu.

“sözde karada artık  milletlin dedik”

AK Parti Rize Milletvekili Osman Aşkın Bak ise toplantıda yaptığı konuşmada,“ 20 Aralıktan itibaren TBMM de yoğun bir anayasa çalışması yürüttük. Hepiniz takip ettiniz 316 milletvekillerimizle birlikte ülkemizin ayaklarındaki prangalardan kurtulmasına vesile olacak bu anayasa değişikliğini TBMM’ye sunduk. Komisyonlarda başlamak üzere ana muhalefet partisi ve hdp bu anayasa değişikliği tekfine karşı sizinde izlediğiniz gibi direnmeye çalıştılar akla gelemeyen şeyler yaptıklar. Ama bizim derdimiz bu anayasa değişikliğiyle beraber bu ülkenin ayağa kalkmasını ve daha güçlü olmasını arzu ediyoruz. Bunun için çalıştık. Kürsü işgaline kalkıştılar kendilerini kelepçelediler ve karşısında bu ülkenin gelişmesine inanmış bir AK Parti grubunu ve ülkenin bekasının önemli olduğunu gören bir Milliyetçi Hareket Partisi grubu vardı. Bu noktada iki grup sabırla bu süreci yürüttü. Ve en son 21 ocak tarihinde 319 milletvekilinin verdiği evet oyuyla anayasa değişikliği teklifi TBMM’den geçmiş oldu ve sözde karada artık milletlin dedik. 16 Nisanda referanduma gidiyoruz ayağımızdaki prangalardan kurtulmak için, bu ülkenin önünü açmak için büyüyen gelişen Türkiye için evet  diyeceğiz sandıkları  patlatacağız ve diyeceğiz ki bu ülkenin önünü açmamız  lazım diyeceğiz.  ” diye konuştu



Ülkemizin bekası için bu referandumdan evet çıkası için gece gündüz çalışacağız.

Milletvekili Bak, referandumda evet çıkması için gece gündüz çalışacaklarını ifade ederek, “ Biz Rize teşkilatları olarak her zaman sahadayız,  çünkü burası Rize, burası bu toprakların çocucuğu dünya lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın memleketi ve buradaki teşkilat en güçlü teşkilattır. Ve bakıyoruz kimler hayır diyor Chp Hdp  Pkk Fetö Dhkpc ve bu ülke üzerinde oyun kurmak isteyenler hayır  diyor. Bu milleti, bu bayrağı, bu vatanı seven evet diyor. AK Partililer evet diyor MHP’liler evet diyor. Bu prangalardan kurtulmak için bize çok büyük görev düşüyor. Ülkemizin bekası için bu referandumdan evet çıkası için gece gündüz çalışacağız.” dedi

“Rize 16 Nisan’da yeni bir destan yazacak”

Bak, “Biliyorsunuz Rize bütün seçimlerin birincisi bu seçimde sıkı rakiplerimiz var onun için çok çalışmamız lazım bize burada çok büyük görevler düşüyor. Rize 16 Nisanda yeni bir destan yazacak teşkilatımıza güveniyoruz bu toprakların çocuğu milletin adamı Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında dimdik durduğunu bütün Türkiye’ye gösterecek.” diye konuştu.

“Bu olaylardan bir tanesi başka bir ülkede olsa o ülke  tepe taklak olurdu”

Son olarak konuşan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ekonomi İşleri Başkanı Şaban Dişli,   2008 krizinden buyana dünya ekonomisin büyümediğini ve başta Avrupa ülkeleri olmak üzere bir çok ülkenin ekonomisini toplayamadığını belirterek,  “Dünya 2008 krizinden sonra bir türlü toparlayamadı. 8 trilyon Euro Avrupa merkezi bankası para bastı ve Avrupa birliği ülkelerine dağıttı ama hiç bir kıpırdama olamadı Almanya olmasa Yunanistan’dan başlayan iflas dalgası bütün Avrupa’yı saracaktı. Bunu gören İngiltere Avrupa birliğinden ayrıldı. 2008 yılında bu yana dünya ekonomisi büyümüyor yerine patinaj yapıyor. Bunlar olurken Türkiye yansımaları ne oldu. 2013 yılında gezi olaylarında önce Türkiye’de hazinen borçlanma faizi yüzde 4.65lere kadar düşmüştür. Gezi olaylarında Türkiye’nin altını üstüne getirmeye çalışanlar yüzünden Türkiye merkez bankası faizleri yüzde 12’ye çıkardı. O günden beri faizleri bir türlü indiremiyoruz. O yetmedi arkasından 17-25 Aralık yargı darbesi geldi. O yargıçlar Devlete iş yapan tüm müteahhitlerin hem mal varlıklarına el konmasını hem de tutuklama kararını çıkardılar. Eğer Cumhurbaşkanımız milli iradeyi arkasına olarak o yargı darbesine dur demeseydi bütün müteahhitler hapisteydi. Mal varlıklarına el konulmuştu. Sebep Türkiye’nin büyümesini gelişmesini engellemektir. Ondan sonra 6-7 ekim kobani  olayları  başladı. Bu sefer yargıdan ve geziden sonuç almayanlar Kürt ayaklanması başlatmak istedi. Ama cumhuriyetin kuruluşunda kurucu unsur ola Kürt halkı Cumhurbaşkanımızın arkasında durdu. Onda da başarılı olamadılar. 15 Temmuz geldi artık son darbeyi yapmak için. Ama halkımızı bu darbeye de tankların tüfeklerin önüne yatarak dur dedi. Bu olaylardan bir tanesi başka bir ülkede olsa o ülke tepe taklak olurdu. Fransa da bir patlama oldu kaç  aydır ohal  devama ediyor.”  ifadelerini kullandı.

“Recep Tayyip Erdoğan’a diz çöktürmeye çalıştılar”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dişli, tüm bu olaylarla Recep Tayyip Erdoğan’a diz  çöktürülmeye çalışıldığını vurgulayarak, “Dolayısıyla Recep Tayyip Erdoğan’ı diz çöktürmeye çalışanlar daha 19 Temmuzda o sıfırcı hocalar hemen Türkiye’nin notunu düşürdüler. Türkiye’yi yatırım yapılabilir ülke olmaktan çıkardılar. Her borçlandığımız dolara yüzde 1.25 faiz ödemek zorunda kaldık. Ama Türkiye’nin siyasi geleceği netleşmeye başladığı zaman mecliste 316 AK Partili milletvekili ve MHP’li milletvekilleriyle 339 arkadaşla bu anayasa değişikliği meclisten geçtiksen sonra bakın dolar 3.68’lere düştü.” dedi



“en az yüzde 60 evet  oyunu  çıkarmalıyız”

Dişli, referandumdan en az yüzde 60 evet oyunun çıkması gerektiğini belirterek, “Suriye meselesi cumhurbaşkanımızın girişimiyle belli bir aşamaya geldi inşallah kalıcı barışı sağladığımız zaman artık bir  daha  geri  dönmemek  üzere her türlü  terörün  hepsini yerle bir edeceğiz.   Çukur siyasetinden kaynaklanan yıkılan evler devletimiz tarafında yeniden yapılıyor bu defa milli birlik ve kardeşlik projesi  devlete güven bazında yeniden yeşerecek ve oradan batıya doğru esecek pozitif hava ekonomimizde yeniden büyüme ve yeniden kalkınma hikayesini yazma aşamasına geleceğiz. Burada benim açımdan şart olan sandıktan en az yüzde 60 evet oyunu çıkarmalıyız.  Niye yüzde 60 olması lazım? Sürekli Recep Tayyip Erdoğan ve Türkiye devletini diz çöktürmeye çalıştılar. Bizde yüzde 60 oranında bir evet oyuyla gelirsek o bizimle uğraşanlar gelip cumhurbaşkanımızın ve devletimizin önünde diz çökecekler bizimle anlaşmak zorunda kalacaklar. “  dedi

Dişli, “Artık gerçek milli irade ve gerçek milli iradenin temsilcisi Cumhurbaşkanlığı sistemi yerine oturacak. Neden bu kadar önemli. Aslında şu anda cumhurbaşkanımız bakanlar kurulunu topluyor.  Hiç bir sorumluluğu da yok. Sadece vatana ihanetten yargılanıyor. Ama hızlı karar alamıyoruz. İnşallah halkın iradesiyle sandıklardan çıkmış bir cumhurbaşkanı yürütme tamamen kontrolünde bakanlar kurulu meclis dışından olacak. Bu söylediğimiz 2023 hedeflerine yeniden devam edeceğiz.   Bu bir güven oylaması değil. Recep Tayyip Erdoğan güveniyoruz veya güvenmiyoruz oylaması değil. bu bir parti meselesi de değil bu sadece halka tercihini sormaktır eski sistem mi istiyorsunuz yoksa yeni sistemimi istiyorsunuz bunun kararını vereceğiz. “ diye konuştu.


 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.