Sedat Peker'den Doğan Medyasına Sert Eleştiri
Ünlü iş adamı Sedat Peker, Doğan Medyası ile ilgili iddialarının 2. Bölümünü yayınladı.
Doğan Medyası'nı; ''Aydın Doğan ve pitbulları HDP'yi asrın barış elçisi, paralel yapıyı da dünyanın en masumları gibi göstermeye çalışıyor.'' diyerek eleştiren Ünlü İş Adamı Sedat Peker’in bugün sosyal medya üzerinden yayımladığı açıklamaları şöyle:
İşte Sedat Peker'in çok konuşulacak açıklamalarının 2. Bölümü;
Kıymetli Dostlarım,
Birçok arkadaşımız yazılarımda eski anılarıma daha çok yer vermemi istedikleri için yine eski günlerden birkaç anımı sizlerle paylaşmak isterim.
İnternetin henüz yeni yeni kullanılmaya başlandığı dönemlerde,tüm dünyayı çok kısa sürede değiştirebileceğini öngörebilmiştim. Türkiye’de internet kullanıcı sayısı henüz çok azken, “ÖZTÜRKLER” internet sitesinin kurulmasına karar verip, 2001 yılında da açılışını yapmıştım.
Üç dilde yayın yapan (TÜRKÇE,ingilizce, rusça), dünyadaki bütün TÜRKLER’in tarihini ve şu anda ki mevcut durumunu anlatan, ayrıca da tüm iSLAM eserlerini bünyesinde barındıran, dev bir kütüphaneydi. Tabi ki bu muhteşem çalışma dostların sevgisini kazandığı kadar, düşmanlarında dikkatini çekmişti.
Dış Türklerden sorumlu devlet bakanının, siyasilerin, askerlerin, sanatçıların, akademisyenlerin, din alimlerinin, spor camiasının iştirakiyle toplamda 2000 bin kişilik davetlinin katılımıyla muhteşem bir açılış gerçekleşmişti. Normal şartlarda böyle bir organizasyonun ertesi günü tüm gazetelerde çok güzel haberlerin olmasını beklersiniz.
Ancak gelin görün ki ülkenin yarısını elinde bulunduran Aydın Doğan medyası, var gücüyle yine saldırıya geçmiş tüm manşetlerini yine bize ayırmıştı. Tarihi TÜRK karakterlerin tamamının dev fotoğraflarını asmışlar ancak ATATÜRK’ün fotoğrafını asmamışlar.Bunlar ATATÜRK düşmanı gibi akılla, vicdanla bağdaşmayacak haberleri köşelerine taşırken, açılışın yapıldığı salondaki dev ATATÜRK fotoğrafını yok sayıyorlardı. Oysaki o salondaki en büyük fotoğraf ATATÜRK’ün fotoğrafıydı.
Fakat ülkedeki televizyonların ve gazetelerin yarısı Aydın Doğan’a ait olduğu için onun gazeteleri ve televizyonları ne yazarsa, ne söylerse insanlar ona inanıyordu. Daha doğrusu insanların kafası karışıyordu(Çünkü bizim duruşumuzu bilen herkes ATATÜRK’e olan saygımızı ve sevgimizide bilmekteydi.).
Dünya TÜRKLÜĞÜ’nün tamamını “ÖZTÜRKLER” internet sitesinin içersinde yani tabir-i caiz İse açık hava kahvehanesinde buluşturur gibi sohbet ettirmeyi planlamıştım. Çok kısa sürede de çok başarılı olmaya başlayınca, maalesef ki Aydın Doğan ve Pitbullları’nın saldırıları artarak devam etti.
Davet edildiğim cemiyetlerde şahsımla ilgili geceye iş adamı SEDAT PEKER’de katıldı diye yazılar yazılınca, Aydın Doğan’ın tüm gazetelerinde birden benim suç örgütü lideri olduğum, kontrgerilla olduğum ne zamandan beri iş adamı olduğum gibi haberler çıkmaya başladı.
Kıymetli Dostlarım, diyelim ki ben geçmiş hayatımda suç işledim. Bütün gelişmiş ülkeler suç işleyenleri normal hayata adapte etmek için dünya kadar programlar uygular ve devlet bu programlara çok büyük paralar harcar. Ben gençliğimin ilk yıllarında haklı olarak yaşadığım bazı şiddet olaylarını bir kenara bırakıp, normal hayatın bir parçası olmayı bundan 15 -16 sene önce başarmama rağmen, sadece “ÖZTÜRKLER” internet sitesini açtıktan sonra Aydın Doğan ve Pitbullları’nın direkt olarak hedefi olmuştum.
Durmadan yeni cezaevleri açıyoruz, ülkede mahkum sayısı 160 bini geçti ve mevcut cezaevleri yeterli gelmiyor. Tüm devlet görevlileri bunu nasıl engelleriz diye durmadan tartışıyorlar. Aslında cevabı çok basit. Onların önüne birkaç tane başarmış olan insan örneği koyarsanız diğerlerine de başarma inancı gelir. Oysaki şu anda cezaevinden çıkan insanlar, tekrar cezaevine giriyor. Çünkü bunu kendilerinin kaderi olarak görüyorlar (Oysaki biraz önce söylediğim gibi birkaç tane normal hayatta başarılı olmuş canlı örnek görebilseler hepsinin hayatı çok daha farklı olabilir.).
Ancak Aydın Doğan ve paralel yapı el birliği ile diğer insanlara örnek olmama izin vermedi. Komik suçlamalarla tutuklanmamı sağladılar ve sonrasını biliyorsunuz. Çocuklara anlatsanız onların bile gülecekleri suçlamalarla 10 sene cezaevinde kaldım.
Şimdi eğer ki başkanlık sistemi gelirse bir daha çoban Ahmet’ten, terzi Kemal’den, bakkal Recep’ten, çiftçi Yakup’tan kanunlar karşısında bir farkları kalmayacak diye var güçleriyle başkanlık sistemine karşı çıkıyorlar. Koalisyon hükümeti kurulsun diye var güçleriyle mücadele ediyorlar.
Diğer taraftanda paralel yapıyı dünyanın en masumu, HDP’yi de asrın barış elçisiymiş gibi takdim ediyorlar.
Kıymetli Dostlarım kendimize şu soruyu sormalıyız; bizi yönetsin diye seçtiğimiz liderlerin koalisyon hükümetleri kurarak, Aydın Doğan’lara ve onların gizli efendilerine uşaklık yapmalarına rıza gösterip, kabul mü edeceğiz?
Ya da bir daha ki seçime kadar kimseye minnet etmeyecek, güçlü bir başkan seçip, artık Aydın Doğanlar’ın ve benzerlerinin sultasından kurtulacak mıyız?
Kıymetli Dostlarım, bugün “Büyük Çerkez Sürgünü”nün 151. yıldönümü.. Bu sürgünü yapanları lanetle ve nefretle kınıyorum. Sürgün sırasında tüm acı çekenlerin ruhlarına, YÜCE ALLAH’tan rahmet dilerim. Bir gün o toprakların, asıl sahiplerinin olacağına inanıyorum.
İşte Sedat Peker'in çok konuşulacak açıklamalarının 2. Bölümü;
Kıymetli Dostlarım,
Birçok arkadaşımız yazılarımda eski anılarıma daha çok yer vermemi istedikleri için yine eski günlerden birkaç anımı sizlerle paylaşmak isterim.
İnternetin henüz yeni yeni kullanılmaya başlandığı dönemlerde,tüm dünyayı çok kısa sürede değiştirebileceğini öngörebilmiştim. Türkiye’de internet kullanıcı sayısı henüz çok azken, “ÖZTÜRKLER” internet sitesinin kurulmasına karar verip, 2001 yılında da açılışını yapmıştım.
Üç dilde yayın yapan (TÜRKÇE,ingilizce, rusça), dünyadaki bütün TÜRKLER’in tarihini ve şu anda ki mevcut durumunu anlatan, ayrıca da tüm iSLAM eserlerini bünyesinde barındıran, dev bir kütüphaneydi. Tabi ki bu muhteşem çalışma dostların sevgisini kazandığı kadar, düşmanlarında dikkatini çekmişti.
Dış Türklerden sorumlu devlet bakanının, siyasilerin, askerlerin, sanatçıların, akademisyenlerin, din alimlerinin, spor camiasının iştirakiyle toplamda 2000 bin kişilik davetlinin katılımıyla muhteşem bir açılış gerçekleşmişti. Normal şartlarda böyle bir organizasyonun ertesi günü tüm gazetelerde çok güzel haberlerin olmasını beklersiniz.
Ancak gelin görün ki ülkenin yarısını elinde bulunduran Aydın Doğan medyası, var gücüyle yine saldırıya geçmiş tüm manşetlerini yine bize ayırmıştı. Tarihi TÜRK karakterlerin tamamının dev fotoğraflarını asmışlar ancak ATATÜRK’ün fotoğrafını asmamışlar.Bunlar ATATÜRK düşmanı gibi akılla, vicdanla bağdaşmayacak haberleri köşelerine taşırken, açılışın yapıldığı salondaki dev ATATÜRK fotoğrafını yok sayıyorlardı. Oysaki o salondaki en büyük fotoğraf ATATÜRK’ün fotoğrafıydı.
Fakat ülkedeki televizyonların ve gazetelerin yarısı Aydın Doğan’a ait olduğu için onun gazeteleri ve televizyonları ne yazarsa, ne söylerse insanlar ona inanıyordu. Daha doğrusu insanların kafası karışıyordu(Çünkü bizim duruşumuzu bilen herkes ATATÜRK’e olan saygımızı ve sevgimizide bilmekteydi.).
Dünya TÜRKLÜĞÜ’nün tamamını “ÖZTÜRKLER” internet sitesinin içersinde yani tabir-i caiz İse açık hava kahvehanesinde buluşturur gibi sohbet ettirmeyi planlamıştım. Çok kısa sürede de çok başarılı olmaya başlayınca, maalesef ki Aydın Doğan ve Pitbullları’nın saldırıları artarak devam etti.
Davet edildiğim cemiyetlerde şahsımla ilgili geceye iş adamı SEDAT PEKER’de katıldı diye yazılar yazılınca, Aydın Doğan’ın tüm gazetelerinde birden benim suç örgütü lideri olduğum, kontrgerilla olduğum ne zamandan beri iş adamı olduğum gibi haberler çıkmaya başladı.
Kıymetli Dostlarım, diyelim ki ben geçmiş hayatımda suç işledim. Bütün gelişmiş ülkeler suç işleyenleri normal hayata adapte etmek için dünya kadar programlar uygular ve devlet bu programlara çok büyük paralar harcar. Ben gençliğimin ilk yıllarında haklı olarak yaşadığım bazı şiddet olaylarını bir kenara bırakıp, normal hayatın bir parçası olmayı bundan 15 -16 sene önce başarmama rağmen, sadece “ÖZTÜRKLER” internet sitesini açtıktan sonra Aydın Doğan ve Pitbullları’nın direkt olarak hedefi olmuştum.
Durmadan yeni cezaevleri açıyoruz, ülkede mahkum sayısı 160 bini geçti ve mevcut cezaevleri yeterli gelmiyor. Tüm devlet görevlileri bunu nasıl engelleriz diye durmadan tartışıyorlar. Aslında cevabı çok basit. Onların önüne birkaç tane başarmış olan insan örneği koyarsanız diğerlerine de başarma inancı gelir. Oysaki şu anda cezaevinden çıkan insanlar, tekrar cezaevine giriyor. Çünkü bunu kendilerinin kaderi olarak görüyorlar (Oysaki biraz önce söylediğim gibi birkaç tane normal hayatta başarılı olmuş canlı örnek görebilseler hepsinin hayatı çok daha farklı olabilir.).
Ancak Aydın Doğan ve paralel yapı el birliği ile diğer insanlara örnek olmama izin vermedi. Komik suçlamalarla tutuklanmamı sağladılar ve sonrasını biliyorsunuz. Çocuklara anlatsanız onların bile gülecekleri suçlamalarla 10 sene cezaevinde kaldım.
Şimdi eğer ki başkanlık sistemi gelirse bir daha çoban Ahmet’ten, terzi Kemal’den, bakkal Recep’ten, çiftçi Yakup’tan kanunlar karşısında bir farkları kalmayacak diye var güçleriyle başkanlık sistemine karşı çıkıyorlar. Koalisyon hükümeti kurulsun diye var güçleriyle mücadele ediyorlar.
Diğer taraftanda paralel yapıyı dünyanın en masumu, HDP’yi de asrın barış elçisiymiş gibi takdim ediyorlar.
Kıymetli Dostlarım kendimize şu soruyu sormalıyız; bizi yönetsin diye seçtiğimiz liderlerin koalisyon hükümetleri kurarak, Aydın Doğan’lara ve onların gizli efendilerine uşaklık yapmalarına rıza gösterip, kabul mü edeceğiz?
Ya da bir daha ki seçime kadar kimseye minnet etmeyecek, güçlü bir başkan seçip, artık Aydın Doğanlar’ın ve benzerlerinin sultasından kurtulacak mıyız?
Kıymetli Dostlarım, bugün “Büyük Çerkez Sürgünü”nün 151. yıldönümü.. Bu sürgünü yapanları lanetle ve nefretle kınıyorum. Sürgün sırasında tüm acı çekenlerin ruhlarına, YÜCE ALLAH’tan rahmet dilerim. Bir gün o toprakların, asıl sahiplerinin olacağına inanıyorum.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.