Ahmed ÇITLAKOĞLU

Ahmed ÇITLAKOĞLU

Bugün Arefe!..

 Bugün, dua ve istiğfar günü… Peygamberimizin (sav) ifadesiyle "Duanın faziletlisinin yapıldığı gün”…
 
***
Elhamdülillâhi Rabbil Âlemîn, vessalâtü vesselâmü alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âlihi ve sahbihi ecmaîn…
 
Ya Rabbî! Habib-i Edibin “Duanın en hayırlısı, Arefe günü yapılan duadır” buyuruyor. Şu mübarek Arefe gününde, şu mübarek zaman diliminde dilleri, ırkları, renkleri, coğrafyaları farklı, fakat gönülleri bir, imanları bir, gayeleri bir milyonlarca mümin kardeşimiz Arafat meydanında Sana dua ederlerken, bizlerde buralardan, bulunduğumuz mekânlardan günahlarımızdan pişmanlık duyup tövbe ediyor, dua ve niyazlarda bulunuyoruz. Dua ve niyazlarımızı kabul eyle Allah’ım.
 
Arefe gününde Senin Peygamberlerin, Senin evliya kulların, Senin has kulların, Senin salih kulların Senden neler istedilerse, bizler de onları Senden istiyoruz… Bizlere ihsan eyle Allah’ım.
 
İnsanlığı tufanlardan kurtaran Hz. Nuh’un yakarışıyla yalvarıyoruz Sana Allah’ım. “Bizi hayırlı menzillere kavuştur, bereketli yerlere konuk eyle Allah’ım! Sen konuk edenlerin en hayırlısısın.” (Müminun 29)
 
Peygamberlerin atası, başlı başına bir ümmet olan Hz. İbrahim gibi yalvarıyoruz Sana Allah’ım!
“Rabbim! Beni ve soyumdan gelecekleri namazı kılanlardan eyle! Dualarımı kabul eyle! Hesap günü beni, anne-babamı ve inananları bağışla!” (İbrâhim, 14/40-41)
 
Sabır timsali Hz. Eyyüb gibi dua ediyoruz Sana Allah’ım…“Şüphesiz ki ben derde uğradım, sen ise Merhametlilerin en Merhametlisisin!” (Enbiya 21/83) Bizlere, her türlü kötülükten, her türlü zarardan, her türlü şerden, her türlü hastalıktan Eyyüp peygamber gibi güzel kurtuluş nasip eyle Allah’ım.
 
 
Yusuf’unun hasretinden gözlerini kaybeden Hz. Yakup’un dualarıyla niyaz ediyoruz sana Allah’ım!  “Ben kederimi ve hüznümü sadece Allah’a arz ederim. Sizin bilmediğiniz şeyleri ben Allah’ın öğretmesiyle bilirim.” (Yusuf 12/86) Bizleri sıkıntılarımızdan, keder ve hüzünlerimizden Sen kurtar Allah’ım.
 
Güzelliğin ve iffetin timsali Hz. Yusuf’un yakarışlarıyla yalvarıyoruz Sana Allah’ım. Bizlere Müslüman olarak ruhumuzu teslim etmeyi lütfeyle Allah’ım. Bizleri salih kullarının zümresine ilhak eyle Allah’ım.
 
Haksızlık karşısında zor durumda kalan Hz. Musa gibi yalvarıyoruz sana Allah’ım. Bizlere öyle nimetler ver ki, bu nimetler sayesinde hiçbir zaman mücrimlere arka çıkmayalım, onlarla aynı safta yer almayalım Allah’ım. İçimizdeki beyinsizlerin yaptıkları yüzünden bizi helak etme Allah’ım.
 
Verdiğin güç ve kudreti karıncaları dahi ezmeden kullanan Hz. Süleyman’ın dualarıyla yalvarıyoruz Sana Allah’ım! Bizleri, verdiğin nimetlere şükreden şakir kullarından eyle. Bizlere Senin razı olacağın salih ameller işlemeyi ihsan eyle Allah’ım.
 
Kelimetullah Hz. İsa gibi yalvarıyoruz Sana Allah’ım. Bize yüce katından rızıklar ihsan eyle. Dünyamızı da ahiretimizi mamur eyle. Bizleri helal, bol rızıklarla rızıklandır Allah’ım.
 
Habib-i Edibin, Resûl-i Ekrem Efendimiz Muhammed Mustafa’nın miraçtan hediye olarak getirdiği dualarla yalvarıyoruz Sana Allah’ım… Rabbimiz! Eğer unutur, ya da yanılırsak bizi sorumlu tutma… Rabbimiz, bize, bizden öncekilere yüklediğin gibi ağır yükler yükleme… Rabbimiz, bize taşıyamayacağımız şeyleri de yükleme. Bizi affet, bizi bağışla, bize acı! Sen bizim Mevlâ’mızsın. Kâfirler topluluğuna karşı bize yardım eyle Allah’ım.
 
Hakkıyla ifade etmekten aciz kaldığımız hamdimizi, senâmızı, şükrümüzü, duamızı Sana yöneltiyoruz. Sen kabul eyle Allah’ım. 
 
Bugün Hz. İbrahim’in sadakatini, Hz. İsmail’in teslimiyetini, Hz. Hacer validemizin safiyetini bize de ihsan eyle. Bizleri İbrahim’in milletinden, Muhammed Mustafa’nın ümmetinden bir lahza olsun ayırma Allah’ım.
 
Arif olmayı, hakikati bilmeyi, insan olmanın anlamını kavramayı, kendimizi bulmayı, Seni tanımayı, imanda ve güzel ahlakta kemale ulaşmayı, kardeşlerimizle kaynaşmayı, yekvücut tek yürek olmayı nasip eyle Allah’ım.
 
İçimizdeki bencilliği, öfkeyi, kibri, gururu, nefreti, ihtirası, hasedi, fitne ve fesadı gönül dünyamızdan atmayı, buna mukabil tevazuyu, diğerkâmlığı, sevgiyi, hayırda yarışmayı ve cömertliği bizlere lütfeyle Allah’ım.
 
Kur’an-ı Kerim’inde “Müminler, ancak kardeştir” buyuruyorsun. Habibin Muhammed Mustafa bizlerden “Kardeşlerim” diyerek özlemle söz ediyor. Ne yazık ki bizler, zihinleri bir, yürekleri bir, gayeleri bir, sevgileri bir, hüzünleri bir, kederleri bir, acıları bir kardeşler topluluğu olamadık. İtiraf ediyoruz. Bizleri affeyle Allah’ım.
 
Efendimiz’in emrettiği gibi bir vücudun uzuvları, bir binanın tuğlaları gibi olamadık. Kardeşlerimizin halleriyle hâllenemedik, dertleriyle dertlenemedik, acılarını acımız, sevinçlerini sevincimiz bilemedik. İtiraf ediyoruz. Bizleri affeyle Allah’ım.
 
Birbirimize kin güttük, nefret duyduk, üstünlük tasladık, buğzettik, ihanet ettik, doğruluktan ayrıldık, şefkat ve merhametten uzaklaştık, fitne ve fesat girdabına sürüklendik, cehalet ve tefrika bataklığına saplandık, parçalandık, zayıfladık, eridik. İtiraf ediyoruz. Bizleri affeyle Allah’ım.
 
Kendimiz için istediğimizi mümin kardeşimiz için isteyemedik. Haset ettik. Gıybet ve iftiraya bulaştık. Kul hakkına girdik. Kardeşimizden hoşgörüyü dahi esirgedik. İtiraf ediyoruz. Bizleri affeyle Allah’ım.
 
Her vesileyle besmele çektik, her işimize Rahman ve Rahîm isimlerini başlangıç eyledik, lâkin işlerimizi adalet, hakkaniyet, merhamet ve şefkatle icra edemedik. Birbirimizden merhameti esirgedik. Hoyratlaştık. İtiraf ediyoruz. Bizleri affeyle Allah’ım.
 
Ya Rabbî! Söz veriyoruz; bundan böyle, İslâm’ın izzet ve onuruna uygun davranacağız, haksızlıklara ve zulme arka çıkmayacağız, insan haklarını koruyacağız, mazlumun elinden tutacağız, dul, yetim ve kimsesizin hakkını gözeteceğiz, yeryüzünü ıslah edeceğiz ve bozgunculuk çıkarmayacağız. İmanımıza sahip çıkacağız, ibadetlerimizi aksatmayacağız, kötü huylardan uzaklaşmak ve iyi huylar edinmek için gayret göstereceğiz… Sözümüzde durmayı ahdimize vefayı nasip eyle Allah’ım. Bizleri sözünde durmayan, emanete ihanet eden, onurunu yitiren, münafık kullarından eyleme Allah’ım.
 
Ya Rabbî! Bizleri, Müslüman olarak yarattığın gibi, Müslüman olarak kalmayı, Müslüman’ca yaşamayı ve Müslüman olarak ölmeyi bizlere ve nesillerimize nasip eyle Allah’ım.
 
Bizleri, “Bana Rabbim yeter” deyip darlıkta da bollukta da sana layıkıyla şükreden kullarından eyle. Kitabında anlattığın gibi, gemiye bindiklerinde, fırtına çıktığında, dalgalarla boğuşurken sana sığınıp sana yalvaran, dalgalar durulup gemi sağ salim karaya oturduğunda verdiği sözleri unutanlardan eyleme. Bizleri razı olduğun ihlaslı kullarından eyle. Samimiyet sınavından yüzümüzün akıyla geçebilmeyi nasip eyle. Batıla değil Hakk’a, kesrete değil, vahdete çevir yüzümüzü. Kalplerimizi kirlerinden arındır, kalbimizdeki hastalıklarımıza deva buyur, bizi yalnız Sana kul eyle Allah’ım.
 
Ya Rabbi! Dünyanın her neresinde olursa olsun (Mynmar Arakan, Filistin Gazze, Irak Bağdat, Musul Kerkük, Mısır Kahire, Suriye Şam Halep) ezilen, üzülen, horlanan, işkence gören, açlık, kıtlık ve sefalet çeken mazlumlara, biçarelere imdat eyle, himmetini, yardımını üzerlerinden esirgeme Allah’ım. Bizlere de kardeşlerimizin halini anlayabilmeyi nasip eyle! Onların derdiyle hemhal olmayı, maddi ve manevi her türlü desteğimizi Senin rızandan başka karşılık beklemeksizin kardeşlerimize sunmayı nasip eyle.
 
Bizleri nimetlerine şükreden, takdirine rıza gösteren, belâ ve musibetlere sabreden, korktuklarından emin, umduklarına nâil olan bahtiyar kullarından eyle Allah’ım.
 
Ey kederleri gideren, gamları açan! Ey mazlumun duâsını kabul eden Allah’ım! Bu güzel Arefe gününü Senin rızan için sevgi ve muhabbet içinde geçirmeyi ve ihya etmeyi, bizleri bayrama huzur içerisinde kavuşmayı, rızana uygun kurban kesmeyi nasip eyle! 
 
“Rabbimiz! Bize dünyada iyilik ver, âhirette de iyilik ver ve bizi cehennem azabından koru!”  (Bakara, 2/201)
 
Vesselam…
Ahmed Çıtlakoğlu
31 Ağustos 2017/ 09 Zilhicce 1438
 
Önceki ve Sonraki Yazılar