Ahmed ÇITLAKOĞLU

Ahmed ÇITLAKOĞLU

Elenecek (ikinci kademede) vekil aday adayları!..

 Ak Parti’de, milletvekili aday tespitinde önemli kriterlerden Temayül Yoklamalarından sonra Genel Merkez Mülakat Görüşmeleri de tamamlandı… Mülakatlardan sonra 6.223 aday adaylarının 4’te 3’ü elenerek sayı 1500-1600’e düşürüldü.
Sırada anketler ve seçim çevrelerinde ikili istişareler var. 
Anketler ve ikili istişareler neticesinde 3’te 1’lik bir eleme daha yapılacak… Mevcut ve eski milletvekilleriyle teşkilat mensupları ikinci elemede değerlendirilerek, sayı her ilin milletvekili sayısının 2 katına indirilecek.
 
Milletvekillerinin durumu…
Milletvekillerinin gönlünde tekrar aday olmak yatabilir!
İnsanlık halidir, genelde kimse başarısız ve ehliyetsiz olduğunu kabul etmez! 
Bugüne kadar herhangi bir meslek mensubu veya herhangi bir personelin “ben bu işin ehli değilim” dediği görülmemiş ve duyulmamıştır.
Bir vekil kendi mesleğinde fevkalade başarılı, dürüst ve güzel bir insan olabilir… Vekillerin adaylık değerlendirilmesinde herhalde vekillik dönemlerinde seçim çevrelerinde yapmış oldukları hizmetler nazara alınacaktır.
 
Milletvekillerinin Temayül Yoklamalarına katılmamaları büyük bir eksiklik olarak görülmüştür… Keşke eski-yeni vekilleri de temayüle dâhil etseler de teşkilatta bıraktıkları intiba görülebilmiş olsaydı.
Vekillerin temayüle katılmamaları; onları teşkilatları nezaket ziyaretinden de mahrum bırakmıştır!
 
Milletvekillerinin değerlendirilmeleri…
- Bütün aday adaylarının belediyeleri, teşkilat birimlerini, il genel meclisi üyelerini ziyaret kuyruğuna girdiği bir süreçte belediye ve teşkilat birimlerini acaba kaç milletvekili ziyaret etme ihtiyacı hissetmiştir?  
- Bir veya iki dönem vekillik yapanların; seçim bölgelerinde iz bırakan, bütün seçim çevresi seçmenlerinin takdiri celbeden, gelecek yıllarda da hatırlanacak acaba kaç eseri gösterilebilir?
- Vekiller, vekillik dönemlerinde kan bağı olan akrabaları veya doğum yeri ilçesinin hemşerileri dışında seçim çevresinde yetişmiş, sahasında başarılı olmuş kabiliyetli (bürokrat veya serbest çalışan)  acaba kaç şahsiyetin değerlendirilmesine katkı sağlamışlardır?
Parti genel merkezinin bu yönde yaptıracağı bir araştırma vekillerin siyasî EMAR (MR) raporunu sergileyecektir.
 
Muhtemelen hangi vekillerin aday olmasından ziyade ilk planda hangi vekillerin aday olamayacağı araştırılacaktır. 
 
Rize, Giresun, Ordu gibi 3-5 milletvekili çıkaran vilayetlerde vekillik dönemlerinde seçmen ve teşkilatlar üzerinde pek müspet intiba bırakmamış, lakin genel merkez yetkililerince bu dönem yeniden değerlendirilmek istenilen (mevcut ve eski) milletvekillerinin doğum yeri vilayetler yerine Karadenizlilerin çoğunlukta bulunduğu İstanbul’un seçim çevrelerine kaydırılmaları daha isabetli olabilir…
Her seçim çevresinde (bilhassa 3-5 milletvekili çıkartan vilayetlerde) en az bir tana ağabeylik yapacak bir adayın seçilebilir sıralara yerleştirilmesine dikkat edilmeli…
Gençlere ihtiyaç var… Lakin teşkilat birimlerinde olabilecek ihtilaflarda birleştirecek, kaynaştıracak, çözüm üretecek abi’lere daha çok ihtiyaç var.
Genç adaydan bahsedilirken öncelikle “genç”  kelimesinden ne anlaşıldığı izah edilmeli…
Genç kimdir?.. Kime genç denir?
Doğum yılının gösterdiği yaşa göre mi tarif etmeliyiz genci? 
90 yaşında deve sırtında Medine-i Münevvere’den İstanbul’a koşan Eba Eyyüp El Ensari hazretleri mi genç, yoksa 20-25 yaşlarında olmasına rağmen hiçbir ideali, düşüncesi bulunmayan, sorumluluk hissetmeyen, çalışma enerjisi olmayan delikanlı mı gençtir?
Dava derdi olan, hizmet aşkı olan, mesuliyet duygusu olan; yaşı ne olursa olsun, gençtir!..
Bir hizmet derdi yok, bir ideali, düşüncesi bulunmuyor, sorumluluk hissi taşımıyorsa; yaşı ne olursa olsun; 30’unda da olsa, 20’sinde de olsa gençlik fonksiyonlarını yitirmiş demektir.
 
Teşkilat mensuplarının durumu…
Ak Parti teşkilat birimlerinde hizmet vermiş olanların TBMM’de de hizmetlerine devam etmek istemeleri gayet tabiidir… Bir bakıma da hakları var denilebilir.
Aday adayları arasında yer alan teşkilat mensuplarının tercih kriteri ne olmalıdır?
Milletvekillerinin değerlendirilmesinde olduğu gibi teşkilat mensuplarının da vazife yaptıkları sürelerde teşkilata ne gibi katkıları olmuştur? 
Hatırda kalan, iz bırakan bir hizmetlerinin neticesinde mi,  yoksa sadece taşıdıkları yönetim kurulu veya meclis üyeliği sıfatlarıyla mı adaylık müracaatında bulunmuşlardır?
Anketlerde ve ikili istişarelerde teşkilat mensuplarının yaptıkları hizmetleri sorgulanmalıdır.
 
Yakın çalışma ekibinin adaya etkisi…
Adaylık müracaatlarının alındığı tarihten bugüne kadar takriben bir aydır teşkilat ve seçmen ziyaretlerinde adaylara kimler refakat etmektedir?
 
“Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim!”, “Kişi dostunun dini üzeredir”, “Kişi, sevdiğinin ahlakı ile ahlaklanır” kaideleri gereği, adaylara ziyaretlerinde refakat eden arkadaşlarının şahsiyetleri (toplumda bıraktıkları ticarî, meslekî, siyasî ve ahlakî intiba) değerlendirmelerde bir kriter olarak nazara alınmalıdır. 
Hatta bu arkadaş grubunun şahsiyetleri kadar sayılarına da bakılmalıdır!
Mesela bir aydır yaptıkları ziyaretlerde yanlarında 3-5 kişiden fazla bir ekip kuramamış olanlar yarın aday olacak olsalar acaba partiye nasıl bir katkı sağlayabilirler?
 
Değerlendirmelerde adayları destekleyenlerin sayısına ve etkinliğine bakıldığı kadar aynı adaya muhalefet edenlerin, tepki gösterenlerin sayısına da bakılmalıdır!
 
Yeni Ak Parti’de yeni yüzlere yer verilmeli…
İnsanımız yenilikten hoşlanıyor… Köklü firmalar bile insanımızın bu değişiklik duygusuna hitap edebilmek için firmalarının yıllardır kullandıkları isim logolarını, tabelalarını değiştiriyorlar!
Siyasi partiler de seçmenin heyecanını ve motivasyonunu artırmak için bir değişikliğe gitmeli… 
Aday tespitlerinde yeni yüzlere yer vermelidir.
 
İkinci kademede elenecek olanlar… 
- Kendileri Ak Parti rozeti taşıdıkları halde ailenin diğer fertleri başka partilerde mücadele verenler…
- 30 Mart seçimlerinde Ak Parti adayı olarak seçim kaybedenler…
- Parti teşkilatlarında vazife almış olanlardan Temayül Yoklamalarında yüksek puan alamayanlar…
- Milletvekilliği döneminde memur tayinlerinin dışında(!) bir hizmeti hatırlanmayan, teşkilat birimlerine tepeden bakan, milletvekili sıfatını teşkilat birimlerine baskı unsuru olarak kullanan, reyini ve vekâletini aldığı seçmeninin 4 yıldır hatırını sorma nezaketini göstermeyen mevcut vekiller…
- Milletvekilliğine ara verdiği dönemlerde seçim bölgelerine pek uğramayan, partiye ve seçim bölgesine hizmetleri hatırlanmayan eski vekiller…
- Teşkilatta vazifeli oldukları dönemlerde hizmetleri hatırlanmayan, vazifeli olduğu ilçenin dışındaki teşkilatlarda bile tanınmayan(!) teşkilat mensupları…
- Seçim çevresini bilmeyen, sorulsa bir çırpıda bölgesinin ilçe sayılarını dahi sayamayacak durumda olan, seçmenini tanımayan ve seçmenin de kendilerini tanımadığı adaylar…
- Adaylık sürecinde toplumda sevilen ve sayılan şahsiyetlerden 5-10 kişilik bir ekip kuramayanlar…
- İl Teşkilatlarının talep ettiği (ek) adaylık ücretini (imkânları olduğu halde) ödemeyenler… 
- Aday olmak için dudak uçuklatacak derecede aşırı harcama yapanlar…
İkinci kademede muhtemelen eleneceklerdir ve elenmeliler de.
 
Genel Merkezin adaylık başvuru ücretlerine ek olarak il teşkilatlarının talep ettiği ücretlerin doğruluğu yanlışlığı, adil olup olmadığı tartışılabilir.
Lakin bazı aday adayları “teşkilat kararı deyip itiraz etmeden” talep edilen ücretleri öderken, bazılarının itiraz edip ödememeleri açık bir adaletsizlik ve disiplinsizliktir.
Mevcut veya eski vekillerden olsun sair aday adaylarından olsun, teşkilata adaylık ücretini ödemeyenlerden şayet aday gösterilenler olursa teşkilatlarda tepkilere ve huzursuzluklara sebep olacağı aşikâr.
 
Sivil Toplum Kuruluşları ve sorumluluk taşıyan duyarlı seçmenler, kendilerine sorulmamış dahi olsa, seçmen duyarlılığı ve sorumluluğu gereği adaylar hakkındaki değerlendirmelerini genel merkeze yazılı olarak bildirmelidirler.
Aday tespit sürecinde sesini çıkartmayıp sükut edenlerin yarın kesin listeler ilan edildikten sonra herhalde konuşma ve eleştiri hakları olmayacaktır!.. 
 
“Üzülme! İstediğin bir şey olmuyorsa ya daha iyisi olacağı için ya da gerçekten de olmaması gerektiği için olmuyordur.”  (Hz. Mevlana)
 
Vesselam…
15 Mart 2015¬ / 24 Cemâziyelevvel 1436
 
Önceki ve Sonraki Yazılar