Bitlis'ten Rize'ye Okumaya Geldi Yarılığa Çay Aldı

Bitlis'ten Rize'ye Okumaya Geldi Yarılığa Çay Aldı

Deva Partisi Rize olarak Rize'de üniversite okuyan öğrenci arkadaşlarımızı evlerinde ziyaret ediyor, onları dinliyoruz.

Deva Partisi Rize Gençlik Çalışmaları Başkan Yardımcısı Furkan Midilli, RTEÜ Elektrik ve Elektronik Mühendisliği öğrencisi Maşallah A, DEVA Partisi İl Gençlik Çalışmaları Başkanı Onur Çolak, RTEÜ Elektrik ve Elektronik Mühendisliği öğrencisi Ahmet Y, İl Gençlik Çalışmaları Başkan Yardımcısı Eser Furtuna, İl Gençlik Çalışmaları Başkan Yardımcısı Ramazan Kuşcu olarak yapılıyor.

Malumunuz kötü ekonomik şartlar ve buna bağlı olarak kira, ulaşım, fatura, giyim ve gıda gibi maliyetler her geçen gün artıyor. Hal böyle olunca da öğrenci arkadaşlarımızdan dertten başka bir şey işitemiyoruz. 

En son ziyaretimizi Ahmet ve Maşallah adında iki öğrenci arkadaşımızın kaldığı bir eve gerçekleştirdik. Ahmet ve Maşallah RTEÜ'de mühendislik fakültesi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği üçüncü sınıf öğrencisi.

Ahmet ve Maşallah ile genel ve yerel konuları, ülkemizin durumunu, öğrencilik sorunlarını konuştuk. Taleplerini ve yorumlarını dinledik. Bizde DEVA Partisi mensupları olarak kendimizi ifade ettik. Çözüm önerilerimizi konuştuk. Genel Başkanımız Sn. Ali Babacan'a ekonomik olarak güvenlerinin tam olduğunu işittik.

İşin ilginç tarafı ise bundan sonra başlıyor. Maşallah adındaki arkadaşımız Bitlis'li. 8 çocuklu bir ailenin en küçük oğlu. Ailesi Bitlis'te yaşıyor. Kendisi 3 yıldır Rize'de. Zor ekonomik şartlar ve geçim sıkıntısı onu çay tarımı ile buluşturmuş. Önce çay toplamayı öğrenmiş ve yevmiyeye çay toplamaya gitmiş. Sonra Rize'ye bağlı Gündoğdu'da yarılığa çay almış. Maşallah bir sürümde ortalama 3 ton çay veriyor ve çayını kendisi topluyor.

Maşallah'ın bu durumuna iki açıdan bakıp yorumu size bırakacağım. Öncelikle 23 yaşındaki Maşallah arkadaşımızın bu azmi gerçekten taktire şayan bir durum. Bizler ekmeğini taştan çıkaran böylesine arkadaşlarımız ile daima gurur duyarız. Diğer yandan ise üniversite okumak için gelinmiş bir yerde, öğrenci olmanın fırsatlarından feragat etmek zorunda kalarak böylesine ağır bir uğraşın içinde olmak ne kadar istenilen bir durumdur?

Öğrencilik sadece 4 yıllık bir diploma alabilmek midir? Biz üniversite eğitimini: insanın sosyal, kültürel ve akademik anlamda kendini geliştirebilmesi olarak tanımlıyoruz. Öğrenci olmak: gittiği ili tanımak ve gezmek, çevre illere seyahat etmek, hobi olarak kurslara gidebilmek, kitap okumaya vakit bulabilmek, yurtdışı gezileri planlayabilmek, arkadaşlarınız ile sosyalleşebilmek, STK ve kulüp faaliyetleri yürütebilmek gibi eylemleri gerektirir. Bunlar için de maddiyat gerekir. Hem üniversite okuyup hem de üniversite masraflarını karşılamayı düşünmek gençler için ne kadar sağlıklı olabilir? Her şeyi geçtik bu uğraşa rağmen yine de rahat rahat mutfak alışverişi yapamamayı ne ile izah edebiliriz? Eskiden öğrenciler yarı zamanlı çalışarak geçinebilirlerdi. Şimdi tam zamanlı çalışmak bile ihtiyaçları karşılamıyor. 

Etiketler :

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.