Çocukluğundan bu yana atmaca kültürünün içinde olan Abdullah Çiçek, dedesinden kalan bu mirası yeni nesillere aktarmak için çalışıyor.
Karadeniz'in kuzeyinden güneye göç eden atmacalar, özellikle Artvin, Hopa ve Batum hattını geçiş güzergâhı olarak kullanıyor. Bu göç dönemi, bölge halkı için geleneksel atmaca avcılığı sezonunun da başlangıcı olarak kabul ediliyor.
“Dedemden, babamdan öğrendim”
Atmacacılığın bir tutku olduğunu belirten Abdullah Çiçek, bu geleneği aile büyüklerinden öğrendiğini söyleyerek, "Çocukluğumdan beri atmacacılıkla uğraşıyorum. Dedemden, babamdan, akrabalarımdan öğrendim. Herkes evde kedi köpek besler, biz atmaca besleriz. Atmacayı yakalayıp seviyoruz, bakımını yapıyoruz ve sonra tekrar doğaya salıyoruz. Bu bizim için bir gelenek, bir yaşam biçimi" dedi.
5 Bin Kişi İlgileniyor
Rize ve Artvin'de yaklaşık 5 bin kişinin atmacacılıkla ilgilendiğini belirten Çiçek, her yakalanan atmacanın elde tutulmadığını, sadece uygun olanlarının bir süre bakımının yapıldığını söyledi. Atmacaların göç yollarını yakından takip ettiklerini ifade eden Çiçek, dağlarda sabırla beklediklerini ve bu süreçten büyük keyif aldıklarını dile getirdi.
Sezon sonunda atmacalar yeniden doğal ortamlarına bırakılıyor. Böylece hem kuşların doğal yaşam döngüsüne zarar verilmeden gelenek sürdürülüyor hem de kültürel bir miras yaşatılmış oluyor. Yöre halkı, bu kültürün unutulmaması için gençlerin de atmacacılıkla tanışmasını istiyor.