Karadeniz insanının söz konusu vatan ve millet olunca nasıl kahramanca mücadele ettiğinin bir temsili olarak İstanbul halkını selamlıyor….
Tarihi Yarımada sınırları içinde, Yedikule'den Ayvansaray'a kadar uzanan alanda yer alan ve İstanbul'u korumak için Doğu Roma İmparatoru 2. Teodosios tarafından 5. yüzyılda inşa edilen kara surları Fatih Sultan Mehmet Han ve şanlı ordusunun kutlu fethinin izlerini taşıyor.
İstanbul'un fethinden sonra kapıların hemen hemen hepsinde, savaşta kahramanca mücadele eden yeniçerilerin alametlerine yer verildi . Lakin bu semboller zamanla kayboldu sadece Edirnekapı ile Silivrikapı'nın çıkış taraflarının iç kısmının ön yüzünde bulunan gürzler yerinde kaldı.
Rizeli İdris Pehlivan tarafından fetih sırasında kullan gürz, elle tutulan bir zincire bağlı yuvarlak bir taştan oluşuyor. Çok ağır olduğu bilinen bu savaş aleti, havada sallanıp, düşman askerlerine vurmak için kullanılıyor. Söz konusu gürz, bir demir parçası ve iki tarafındaki zincirle duvara monte edilmiş şekilde bulunduğu yerde fethe şahitlik ediyor. Gürzün hemen altında da, Osmanlıca, 'Eski saray baltacılarından Rizeli Pehlivan İdris'in gürzüne nazar edip Fatiha-i Şerife okuyan iman ile gide' yazan mermer kitabe bulunuyor.