Anayasa Mahkemesi'nin en genç üyelerinden Prof. Dr. Engin Yıldırım, Rize Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinin davetlisi olarak Rize'ye geldi. Rize Üniversitesi'nde 2011-2012 Akademik Yılı, ''Açılış dersi'' verdi.

Rize Üniversitesi merkez kampüs konferans salonunda düzenlenen tören Rektör Yardımcısı ve İktisadi ve İdari Bilemler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Osman Karamustafa’nın selamla konuşması ile başladı. Dekan Prof. Dr. Karamustafa yaptığı konuşmada bu açılış dersi geleneğini oluşturmaya çalışacaklarını, hem öğrenci motivasyonu bakımından ve hem de bu akademik geleneğin devamının önemli olduğunu söylerek başta daveti kabul edip gelen Anayasa Mahkemesi Üyesi Prof. Dr. Engin Yıldırım’a, katılan akademisyen ve öğrencilere teşekkür etti.

Anayasa Mahkemesi Üyesi Prof. Dr. Engin Yıldırım, toplumun yeni ve sivil anayasa beklentisinin yoğun olduğu bir dönemde anayasanın önemine dikkat çekerek Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemeninin yarım asırlık bir tarihi olduğunu Avrupadaki dört en eski Anayasa Mahkemesinden birini olduğunu söyledi. Türk Anayasa Mahkemesinin dört fonksiyonu olduğunu son referandumla buna bir beşinci unsur olan bireysel başvuru hakkının eklendiğini ve bununda hukuk tarihimizde bireysel haklar bakımından önemli bir adım olduğuna dikkat çekti. Batı ve Demokrat toplumlarda Anayasaların; kısa, öz ve insanı öncelediğini bizde 12 Eylül 1980 ihtilalinden tevarüs eden anlayışla daha bireysel alanı sınırlayıp devleti önceleyen bir anlayış ve mantalitenin hakim olduğunu söyledi.

Ülkelerin gelişmişlik düzeylerinin Anayasalarının bireyi ve özgürlükleri önceleyen devletlerde daha açık bir şekilde görüldüğünü söyledi. Baskıcı, özgürlük alanını devlet adına veya kişi ve zümreler adına kısıtlayan toplumların hele bu bileşim çağında mutlu olmalarının mümkün olmadığını söyledi.

Anayasa mahkemesinin önemine ve gerekliliğine inandığını söyleyen Prof. Dr. Engin Yıldırım, Demokratik anayasaların en önemli işlevinin, siyasi iktidarı etkili bir şekilde sınırlandırmak suretiyle bireyin hak ve özgürlüklerini korumak olduğunu ifade eden Yıldırım, anayasaların bu işlevinin, toplumsal yaşamın olmazsa olmazı özgürlük ve otorite arasındaki denge arayışının sonucu olduğunu kaydetti.

İnsan Hakları ve Bireysel Başvuru (Anayasal Şikayet): insan haklarının gelişmesinde bireylerin  özgürlükleri için mücadele veren halkların gelişmesinde katkıda bulunduğunu ve yaklaşık yirmiye yakın insan hakları bildirisinin olduğunu vurguladı, İngiltere, Amerika, İnsan haklarının gelişmesine öncülük eden ülkelerden örnekler verdi, insan haklarının yorumlanmasın da ülklere arasında kütlülerden doğan farklılıkların olduğunu söyledi, Anayasal şikayetlerin Anayasa Mahkemesine başvurulması sonucunda  Anayasa Mahkemesinin insan haklarına önemli hizmetler yapacağını vurguladı,

Ülkemiz bakımında insan hakları ihlali bakımından dünyada iyi bir konumda olmadığımızı istatistiki bilgilerler açıklayan Prof. Dr. Yıldırım, biz bunları aşacak güçteyiz, yeter ki, korkularımızı yenelim dedi.

İzleyicilerden gelen Anayasanın ilk üç maddesi ile ilgili bir soru üzerine bulunduğu konum itibariyle buna cevap vermesinin zor olduğunu, anayasayı Türkiye Büyük Millet Meclisinin yaptığına dikkat çekti.


Programı, Rize Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Arif Yılmaz’ın yanı sıra çok sayıda akademisyen ve öğrenci ilgiyle izledi.

Konuşmaların ardından Rektör Yardımcısı ve İİBF Dekanı Prof. Dr. Osman Karamustafa, Anayasa Mahkemesi Üyesi Prof. Ergin Yıldıram’a Üniversite plaketi ve hediyelerini takdim etti.