Rize’de yüreklere acı veren olay

Rize’de yüreklere acı veren olay

SP Rize İl Basın Müşaviri, gazeteci Ramazan Bursa, bir devlet memurunun Rize Valilik binasına çişini yaparken polis tarafından dövülmesini kaleme aldı.

Ramazan Bursa'nın konuyla ilgili makalesini yorumsuz yayınlıyoruz:

Rize Valiliği Tapu ve Kadastro Müdürlüğünde görevli 34 yıllık devlet memuru olan Cahit Terzi, geçtiğimiz günlerde bir polis memurundan şiddet görmüş.

Cahit terzi (54) adlı kişi yaklaşık 34 yıldan beri devlet memuru ve Rize Valiliği Tapu ve Kadastro Müdürlüğünde görev yapıyor. Geçmiş yıllarda Karadeniz’in hırçın dalgaları oğlu ve eşini yuttu. Bu olay sonrası Cahit terzi çok sarsıldı. Hala eşinin ve oğlunun kaybının acısını yaşıyor, yasını tutuyor.

Geçtiğimiz günlerde bir arkadaşının iş yerinde alkol alır. Gece 02.00 sularında evine doğru yola çıkar ve çalıştığı kurumun, yani Rize Valiliğinin önüne gelir ve tuvalet ihtiyacı hâsıl olur. Terzi, aldığı alkolün de etkisiyle Valilik hizmet binasının hemen köşesinde küçük ihtiyacını görmeye başlar. Tabi ki, valilik güvenlik kameraları da bu anı görüntüler. Nöbetçi polis memuru hemen harekete geçer ve Cahit Terzi’nin yanına gider. Terzi, polis memuruna “ben 34 yıllık devlet memuruyum, bir hata ettim. Çok sıkıştım, kapıya da değil kapıdan uzak bir yerde ihtiyacımı gördüm. Lütfen beni bağışlayın” der ve Valilik memuru olduğunu gösteren kimlik kartını gösterir.

Polis memuru, Terzi’yi dinler ve nöbetçi asayiş polis ekibini çağırır. Gelen polislere durumunu anlatmak isteyen Terzi, bir polisi memurunun ani tokadıyla yere düşer. Bir süre yerde kaldıktan sonra kaldırılır. Bir başka polis gelir, vuran polis adına özür diler.

Polisler Terzi’yi bırakıp gider. Terzi, Valiliğin meydan kapısına gider ve yere yatar ağlamaya başlar. Tokadın kendisini incittiğini, 54 yaşına girdiğini, babasından dahi tokat yemediğini ifade eder ve ağlar.

Sonra jandarmayı, 156 arar Terzi. Jandarma ambulans göndermek ister, kabul etmez. Rize devlet hastanesine gider. Doktor kendisinin darp edilmediğini söyler, hastaneden ayrılıp eve gider. Ertesi gün Rize Valisi ile görüşmek ister. Vali Bey yoğun olduğu için görüşemez veya kendisine öyle söylenir. Emniyetten sorumlu Vali Yardımcısı da yoğun olduğundan görüşemez. Terzi soluğu Emniyette alır. Emniyette bir görevli “davacı isen tutanak tutaklım” der. Terzi “hayır, ben polisten davacı değilim, utanıyorum, böyle bir hata nasıl yaptım. Ancak, bu polis memuru bana neden vurdu, bu polisi tanımak isterim” der. Görevli polis “birkaç güne kadar sana haber vereceğiz” der, Terzi gönderilir.

Aradan geçen sürede haber gelmeyince tekrar Emniyete bu kez Emniyet Müdürüyle görüşmek ister, ancak kapıdan içeriye alınmak istenmez. Sonunda tartışmalı şekilde bir görevli eşliğinde içeriye girer. Özel kalemde görevli memur kendisiyle görüştükten sonra “sen polise hakaret etmişsin” deyince Terzi, tekrar sonuç alamadan emniyetten ayrılır. Dün, Terzi tekrar Emniyete gider ve kendisine vuran polis memuruyla yüzleştirileceği söylenir. Emniyetten ayrılır.

Şimdi, Cahit Terzi’nin, 34 yıllık bir devlet memurunun bu hareketinin kabul edilebilir bir tarafı yok. Yaptığı suçsa kanunlarda belirtilen gerekli işlem yapılır. Kabahatler kanunu cezası 60 TL civarındadır. Yapılan hatanın karşılığı tokat olmamalıdır.

Ancak, insanlık hali, her zaman herkesin başına her şey gelebilir. Bu memurun, eşinin ve oğlunun üzüntüsünü hala yaşadığı Rize kamuoyunca bilinir.

Bu memurun yaptığı bu hatalı davranışın karşılığı asla dayak veya tokat olmamalıdır. O görevli polis memuru eğer mesleki ilkeleri ve yasaları bilen bir memur olsaydı, eğitimli bir memur olsaydı 34 yıllık bir memura gider gitmez tokat atmazdı. Aslında karşısında ki kişinin 34 yıllık bir devlet memuru olması da fazla mühim değil. Karşısında bir çocuk, bir gençte olabilirdi. Durum değişmez. Tepkimiz aynı olurdu.

.......

Olayın ortaya çıkmasıyla Emniyet görevlileri hala Cahit Terzi’yi yüzleştirme çabalarıyla uğraşıp duruyor. Görüntüler ortada dururken neden gerekli soruşturma başlatılmaz? Cahit Terzi’nin bu iddialarının karşılığı zaten güvenlik kameralarında var. Alırsınız kameraları incelersiniz, iddianın ne kadar gerçek olduğu da ortaya çıkmış olur.

“Sen polise hakaret ettin” gibi bahanelerle, yapılan hatanın karşılığında, 34 yıllık bir memura tokat atmak asla bir hukuk devletiyle, hele hele ileri demokrasiye geçtik dediğimiz bir dönemde, daha da ötesi “işkenceye sıfır tolerans” diyen başbakanın memleketinde ve döneminde ülkemize hiç de yakışmıyor.

Bakalım yüzleşmeden neler çıkacak. Bekleyip görelim.

Sayın Valimiz ve Emniyet Müdürümüz bu yazımız sonrası acaba görüntüleri alıp, gereğini yapacak mı?

Bizim yazdıklarımız duyduklarımız. Biz bu olayı kaleme almakla hem mağdur olduğunu düşündüğümüz bir memurumuzun hakkını savunmak hem de Emniyet’in olumlu imajını korumaktan istedik. Bakalım yetkililer bizim kadar hassas olup olayı inceleyip, gereğini yapacaklar mı?

Etiketler :

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.