Tuncer ERGÜVEN

Tuncer ERGÜVEN

SİLİVRİ MAHKEMELERİ


SİLİVRİ  MAHKEMELERİNDEKİ MUVAZZAF GENERALLER ,EMEKLİ GENERALLERİN MAHKEME VE YAŞ TOPLANTILARINDAN BEKLENTİLERİ.



Türk ordusunda general olabilmenin koşulu askeri okullara atılan ilk adımdan başlayan süreçten itibaren sürekli başarıdır ve liderlik kabiliyetinin pekiştirilmesi sonucudur.
Osmanlı ordusunda babadan oğula paşalık,alaylı paşalık,yabancı uyruklulara paşalık,askeri okuldan mezunlara da paşalık görevleri (general) verilmekteydi.hatta birinci dünya savaşına ordumuzun başında ve savaşan ordularımızın başında alman generaller vardı.
Birinci cihan savaşında Osmanlı adına savaşan generallerin çoğu savaşan değil resmi üniforma taşıyan general olup bir kısmı da  ülkemiz için değil ülkesi için askeri beceri ve kabiliyetini sergilerken Ermeni ve Kürt asıllı nazar ve paşalarda eylemleri ve davranışları ile  ülkemiz aleyhine çalışmaktaydı.
Osmanlının tüm paşa ve subayları kurtuluş savaşımıza katılmamıştır.Katılanların içinde rütbe ve makama bakmadan Mustafa Kemal Paşanın kuvayi milliye ve milli mücadele liderliği emrinde birleşmişlerdir.
Kurtuluş savaşımızın lideri padişah ve halife değildir.general Mustafa kemaldır.
General Mustafa Kemal Osmanlı generallığı (Paşalığı)ndan ve ordu komutanlığından istifa ettikten sonra hareketin lideri olmuştur.
Askeri Liselerde ve Harp okulunda okuyan her fert için bir Mustafa Kemal hayali vardır.Bir Abdulhamit ,Vahdettin gibi padişah veya halife olma hayali yoktur.Ancak Fatih,Yavuz gibi,Timur,Alpaslan,Cengiz,Atila gibi imparatorluklar lideri olma özlemi de hayal edilebilir.
Ancak gerçekçi olanlar Mustafa Kemal Paşayı lider olarak görürler.harp okulları da onun ve cumhuriyetin ilkelerine bağlı liderler yetiştirir.Çünkü Tim komutanından,manga-takım-bölük-tabur-alay-tugay-tümen-kolordu-ordu ve ordular yani genel kurmay başkanlığı kademeleri liderlik gerektiren görevlerdir.
Bu gün şu veya bu sebeple ne olursa olsun Silivri mahkemelerinde yargılananlar Askeri eğitimlerini ,kurmaylık eğitimlerini diğer yurt içi ve dışı gerekli eğitimleri almış tecrübeleri kazanmış Ordumuzun gözbebeği adamları ike siyasi iktidarla fikirleri örtüşmediği için darbe saiki ve suçlamaları ile yargılanmaktadırlar.
Eski komutanları toplantılarda beyin fırtınası yaptık ,muhtira söcüğünü falancı kullandı demektedir.Eğer beyin fırtınasında teslim olalım,da diyebilirlerdi.seçeneklerden biridir.Peki muhtıra sözcüğü suç idiyse o toplantıyı idare edende bu suçu örtbas ettiği için suçludur.
Eski komutanın tanıklığı YAŞ toplantısı ile örtüştü.Bir kaç gün önce ordu mahreçli bir haberde ‘’Kanayan yara temizlenmelidir’’ mahiyetinde bir haber yer alır.
Bunun tercümesi terfi süresi gelenlere terfi verilmeyerek emekli edilmeleridir.Ordu teamülü ve disiplini bakımından doğrusuda budur.Çünkü her tutuklu inanmaktadır ki tutukluluğunun sebebi suç değil siyasidir ve arkasında siyasi bir irade vardır.
Bu yaklaşım doğru ise o askeri şura yani YAŞ tan ne çıkabilir ? Emeklilik çıkar.
Bu karar bana göre askeri gelenekler bakımından  doğrudur.  Çünkü hiçbir iktidar askeri şuradaki yetkilerini kullanıp kendi iktidarlarına ters bakan,ideolojik olarak uygun görmeyen bir iktidari görevden uzaklaştırmayı tercih edebilecek eylemleri yapabilecek veya yapanları destekleyebilecek generalleri daha üst ve yetkili görevlere getirmez.
Madalyonun ters tarafından bakarsak bu generallerin gerçekten bu iktidarla kan uyuşmazlığı var ise ‘’ Bizler sizin gibi düşüncelerde olanlara çalışmayız ‘’ deyip askeri şura,YAŞ kararlarını beklemeden YAŞ çalışmalarını beklemeden istifa edip emekliliğe ayrılmalarıdır.
Bunun anlamı teslimiyet değildir.
İşte liderlik vasıfları burada görülebilir.İlker Başbuğ ve Çetin Doğanda bu tarz yaklaşımlar görünmektedir.Fakat halen görevde sayılan tutuklu paşalar sessizliği korumaktadır.Oysa çoktan fiili askerlik mesleğinden çekilmeleri ve kavgalarını,mücadelelerini sivil hayata taşıyacak istifa adımlarını atmaları gerekmekteydi.İstifa etmek mağlubiyeti kabul etmek değildir:Çünkü tutuklu generallerin beraat etseler bile artık orduda vazife ye dönmeleri şık ve doğru değildir.
O halde Tutuklu generallerin yaş kararı ile emeklilik beklemeleri değil,daha önce liderlik özelliklerini öne çıkarıp istifa etmeleri daha doğru bir tavır olacaktı.
Bu durum askeri kesimde  gibi sivil kamu kurumları içinde geçerlidir.
Türkiye bürokrasisi bir daha Vali olmayacak  yaş haddini bekleyen merkez valilerin ,vali olamayacak yaş haddini bekleyen yardımcıların,Bakanlıklarda görevden alınan müşavir,uzman, müsteşar,müsteşar yardımcıları ,genel müdür ve yardımcıları,daire başkanları ile doludur.Bu beylere den mevcut idareler yararlanmayacağı gibi onlarda mevcut idareye var ise bilgi ve becerileri ile yardım etmezler,hatta yardımcı olma yerine engel koyarlar.
Orduda iyi ki görevden alma yerine müşavir ,merkez paşalığı gibi kadrolar yok.Öyle ise seni istemeyen yönetim,komutan veya iktidarla çalışacağım diye zorlamanın anlamı yok. Eğer emeklilik hakkınız var ise istifa etmeniz ,sivil hayatta yeni bir sayfa açıp uğradınız haksızlıkları yapanlarla demokratik mücadele vermeniz,hukuk mücadelesi vermeniz sizin liderlik vasfınıza bağlıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar