AZRAİLİN EĞİTİM METODU

Eğitimi, bir köpeğe ip atlamasını öğretmek veya şempanzeye horon etmesini öğretmektir sandın. Yıkıldın azizim, yanılgının kör karanlığına gömülüp gittin. Bunların adı cebri öğretimdir.
            Bir maymuna lokantada servis yapmasını öğretebilirsin, ama unutmamalısın ki; maymun hiçbir zaman tuvaleti gelince fermuar aramayacaktır. Araba sürmesini öğrenen hayvanlara hiş şaşırmayalım ama insan gibi araba sürme eğitiminin nasıl verileceğini de hep düşünelim. İnsana, “düşünen bir hayvandır” denildi diye çok kızanlar bilirim. Ama kızarken bile düşünemediklerinin sırrını bir türlü çözemediğime hayıflanır dururum. Bunun eğitimi nasıl olur acaba?
             Futbol oynamasını iyi öğrenmiş bir insan gol atınca garip el ve kol hareketleri yapar ya. İçim gider. Sporu öğrenmiş ama insani eğitimini kim vermemiş/verememiş diye hayali insanlara gücenir dururum. Kazanmanın kalıcı bir zafer olmadığı, kaybetmenin de ebedi yıkım olmadığı eğitimini niye veremedik?
            Emrettiği insanların iç dünyalarını, sevinçlerini ve kederlerini hesaba katmayan emredicilerin başarılı olduğuna kimse şahit olmadı bu dünyada. Zulüm ile abat olanların sonu hep berbat oldu. Bundan ders çıkaramayanlar ip atlamasını öğrenebilirler ama ip atlamanın insan ruhuna etkilerini asla anlamayacaklar. İp atlamasını öğretmek başka, ip atlamanın insan eğitimi üzerindeki tesirlerini anlamak daha başkadır. “insan bir makine değildir” ki senin bütün komutlarını uygulasın.
            At yarışlarına bakınız. Birkaç hayvan koşar. Hangisinin kazanacağı üzerine iddiaya girenler para öderler, heyecanlanırlar. Atın umurunda mı? O yiyeceği yemi bilir. İlgilenenler eğitimin neyini bilir acaba? Ya eğitim verirken çocukları nasıl test ve tost çocuğu yaptığımızın, işi at yarışına dönüştürdüğümüzün hesabını kim soracak?
            Eşek bir yerden geçerken semeri dallara takılır. Aynı yerden bir daha geçerken gitmek istemez ve direnir. Eşeğin sahibi “eşek inadın tuttu” der ve döverek yoluna devam etmek ister. Eşek aynı hatayı bir daha yapmak istemez. Eşeğin hata yapması için ısrar edenin inadına ne demeli? İnatla tekrar ettiğimiz hataların eğitim yoluyla ıslahını düşünenleri hangi depoya kilitlediniz?
            Tarih ne korkulan insanlar tanımıştır. Ama Azrail’den korkmayan var mı? Bir sineğe yenilen, bir kazaya kurban giden ne meşhurlar vardır. Ama hiçbiri Azrail’e zorluk çıkartamamıştır. Sakın ölmenin de eğitimi mi olur demeyiniz.
            Öyleyse bırakalım feryadı da, vatanımızın ve istikbalimizin aydınlığı için bir eğitim ışığı nasıl yakacağımızın hesabını yapalım mı? Zeki yavrularımızı nasıl heba ettiğimizin hesabını kendimize soralım mı? İşe nereden başlayacağımızın “beyin fırtınasını” kasırgaya dönüştürelim mi? Geliniz bir düşünce deparı atalım da bir yorulalım.
            Yoksa ip mi atlayalım?
            Şamil atlara, şümullü insanlar biner. Tabii ki at erken davranmazsa.
Önceki ve Sonraki Yazılar