Orhan YAZICILAR

Orhan YAZICILAR

EĞER İDAM GELMEZ İSE; BU NE İLK NE DE SON OLACAKTIR!....

 Türkiye’nin bir çok bölgesinde şu son haftalarda meydana gelen ve oldukça da artış gösteren Çocuk istismarı ve cinayet haberleri yürekleri dağladı. Gözümüz ve canımız gibi baktığımız bu biricik yavrularımıza karşı işlenen böylesine gaddarca suçlar için en hızlı şekilde karşılığı olarak idam cezası getirilmelidir.
 Geçtiğimiz günlerde kayıp haberlerinin ardından; önce Ankara’nın Polatlı ilçesindeki 8 yaşındaki Eylül Yağlıkara’nın daha sonra Ağrı’nın Bezirhane köyünden gelen 5 Yaşındaki Leyla Aydemir’in cinayetle hayatlarını kaybettiği haberi tüm yurtta büyük bir üzüntü ve tepkiyle karşılandığına şahit olduk. 
 Çocuklara karşı işlenen suçların en ağır yaptırımlarla karşılık bulması gerektiğini tüm ülkemin insanı talep etmektedir.. Toplumumuzu derinden yaralayan böylesine vahim vakaları durdurmamız, bunun karşılığında en sert önlemleri almamız gerekiyor. Çocuklarımıza zarar gelmezse ancak arzuladığımız geleceği inşa etmemiz mümkün olacaktır. Leyla, Eylül masum meleklerdir. Bu barbarlar şehirlerimizi kirlettiler ve vicdanlarımızı istila etmeden en ağır ve en sert cezaya çarptırılmalılar.. 
Toprak utanıyor, su utanıyor, insanlık utanıyor..Ancak onlar ve onlar gibileri utanmıyor. Çocuk katillerinin en ağır şekilde cezalandırılması gerektiğini; çocuk katillerine, çocuk istismarcılarına; idam gelmediği müddetçe bu ne ilk ne de son olacak. Kademeli olarak: idam, hasta ruhları tedavi, sapıklığı meyletmeyi önleyecek eğitim, ahlak ve kültürü düşünmeliyiz..
Bu hususları ve yasal düzenlemeleri behemehal, en kısa zamanda hayata geçirmek zorundayız.  Bunun için Mecliste bulunan tüm partiler buna destek vermelidirler. İnancımız, dinimiz, evrensel hukuk ve yasalarımız, yaşam hakkını kutsal sayar ve özgürlüğümüz diğer bir insanın sınırında onu özgür, hür ve mutlu yaşamına kendini bırakır. Çocuklara karşı işlenen suçlar için ivedilikle (HEMEN) Meclis toplanır toplanmaz en kısa zaman içerisinde idam cezası getirilmelidir. Bu husus milletimizin ortak hissiyatı ve beklentisidir. 
Sadece: ‘’İnsan olmak ve insan kalabilmek için” 
 
Önceki ve Sonraki Yazılar